Genel

Alafsar Rahimov

Alafsar Rahimov

Kalan

Şubat 22nd, 2021

0 Comments

Azerbaycan’nın Şeki şehrinde doğan Alafsar Rahimov, 10 yaşında eline aldığı balabanla tanışmış. Aynı zamanda Azerbaycan’ın en önemli zurna ustası olarak da bilinen ƏlƏfsƏr Şekili’nin torunu olan Rahimov, Eyyub Memmedov’dan aldığı derslerin ardından Azerbaycan Devlet Konservatuarı nezdinde müzik kolejine 2005 yılında giriş yaptı.

Aralarında Amerika, Almanya, Çin, Sırbistan, İsviçre, Singapur, Fas Norveç, Fransa, Hollanda, Polonya, Tayvan, İtalya, Kazakistan, Tunus, Malezya, Gürcistan ve Kore’nin de bulunduğu birçok ülkede konser ve festivallere katılan Rahimov 2011 yılında çalıştığı grupla Montreux Jazz festivalinde sahne aldı.

2013 yılında Malezya’da düzenlenen Royal World Drums Festival’de ki performansı sebebiyle sertifika ve diplomaya layık görülen Rahimov, 2007-2015 yılları arasında Azerbaycan’ın Devlet Sanatçısı ritm ustası Natig Shirinov’un grubunda yer aldı. Kendisinin bestelediği eserlerden biri 2012’de Azerbaycan’da gerçekleşen Eurovision açılış seremonisinde seslendirildi.

Sanatçının “İncilar”(İnciler) ismini verdiği bestesi 2017’de Bakü’de gerçekleşen İslam Dayanışma Oyunları açılış seremonisinde Londra Filarmoni Orkestrası tarafından seslendirildi. 2018 yılında Mugam yarışmasından ödülle ayrılan Alafsar Rahimov, pek çok kez Senfoni Orkestralarında solist olarak yer aldı. 2011 yılında kurduğu Amarok grubu ile müzik çalışmalarını folk, etnik, jazz, rock gibi türleri kullanarak kendi yaklaşımını sergiledi. 2019 yılından beri müzik hayatına İstanbul’da devam eden Rahimov, 2019 yılında 5.Uluslararası Zurnazen Festivalinde sahne alarak ülkesini başarı ile temsil etti. Balaban enstrümanına yeni bir soluk katan ve yenilikçi yorumu ile büyük ilgi çeken Alafsar Rahimov, yaptığı besteler ile müziğe farklı bir bakış açısı getirmeyi hedefliyor.

Her büyük aşkın bir hikayesi vardır. Aynı zamanda her aşk emek verilerek büyütülür ve güzel bir hikâyeye dönüştürülür, diyen Rahimov; balaban ile arasındaki aşkın on yaşında başladığını, zaman ve emek vererek balaban ve müziğin hayatının en büyük utkusuna dönüştüğünü ifade ediyor. Balaban ile başlayan bu yolculuğun bir dostluğa tabiri caizse bedeniyle bütünleşen bir organa dönüştüğünü ifade eden sanatçı; müziğin toplumlar üzerinde daima birleştirici bir etkisi olduğunu, sanatçının yaşadığı çevre ve dünyaya duyarsız kalmaması gerektiğini, dolayısıyla bu duygularını müziğine yansıttığını ve bu albümün dünyaya haykıracağı mesajla farklı dillerden, dinden, ırktan gelen insanların bir arada müzik yaparak birbirlerine hiç yabancı olmadıklarını göreceklerini söyleyerek, bizleri bu güzel eserlerle baş başa bırakıyor.

Teşekkür;
Bu uzun yolculukta bana güç ve cesaret veren herkese minnettarım.
Albümün oluşmasında bana inanan ve her türlü desteği veren Hasan Saltık’a, Dünyanın önde gelen mugam yorumcularından değerli üstat hocam Alim Kasımov’a, muhteşem sesi ve enerjisi ile yanımızda olan Elnur Hüseynov’a, projenin en başından itibaren olağanüstü müzisyenliği ile albüme ruhunu katan dostum Etibar Asadli’ye, çalışkanlığı ve azmi ile geleceğin en iyi bass sanatçısı olacağını düşündüğüm Enver Muhamedi’ye, Bageti eline aldığında hepimizin nefesini kesen Ekin Cengizkan’a, albümün hazırlık aşamasından sonuna kadar fikirleri ve enerjisi ile yanımda olan menajerim Hilal Beyazıt’a her zaman desteklerini hissettiğim Aileme ve Elnur Qedirov’a sonsuz teşekkür ediyorum.

Comments are closed.